Sayfalar

25 Haziran 2022 Cumartesi

Abant Gölü - Gezi Notları


 


Ne zamandır buraya gitme planım vardı fakat bir türlü dünya telaşesi derken burnumun dibindeki bu cennet köşesine gitmemiştim. Benzin fiyatlarının uçtuğu şu günlerde kafama esti ve bir çılgınlık yaparak yollara düştüm. 






+ Abant Gölü, Ankara’ya 220 km civarı bir mesafede. Molalarla beraber gidişimiz 3 saat sürdü. 

+ 2022 tarihli normal araç giriş ücreti 33 TL. Fakat ilginç bir şekilde gişede kimse yoktu.

+ Tesisleşme , WC vs var.

+ Göl civarında kamp alanları ve oteller bulunuyor.

Ben gitmeden önce nerede ne yenir diye bir araştırma yaptım. "Göl Kafe ve Restaurant" adı, fiyatlarının uygunluğu açısından ön plana çıkmıştı. Fakat gittiğim zaman fiyatların feci uçuk olduğunu gördüm. Mesela; alabalık porsiyon 175 TL,  çorbalar 40 TL, tatlı çeşitleri 60 TL şeklindeydi. Fakat sonradan anladım ki gölün çevresinde iki tane aynı isimde "Göl Kafe ve Restaurant" varmış. Bizim gittiğimiz, otele bağlı olduğu için fiyatları uçukmuş. Neyse biz pahalı olana gidip Abant usulü mantı yedik. ( Porsiyonu 80 TL ). Siz aynı hataya düşmeyin. 




Gene göl çevresinde bir adet büfe bulunuyor ( fiyatları piyasanın biraz üzerinde. Fakat bunun haricinde en yakın büfe 20 km uzaklıkta. Doğa  inanılmaz güzel.  Olta balıkçılığına,  (sezon göz önüne alınarak) izin veriliyor. Göl çevresinde yürüyüş yolu var. Araç ile gezmenizde mümkün. Fakat bir çok yerde moda olduğu üzere, at ve fayton gezileri burada da var. Her ne kadar önlem alınsa da atların dışkısını sağda solda görmeniz mümkün. Atları burada koşturtup ticari kazanç sağlamak yerine elektrikli mini araçlar olsa daha iyi olur. 

Sonuç olarak ertelemeyin mutlaka gidin. Gidince ne demek istediğimi anlayacaksınız. Ayrıca hafta sonu çok yoğun oluyormuş. İmkanınız el veriyorsa hafta içi gitmenizi extra öneririm. 

Kendi ellerimle çektiği yürüyüş videosunu da buraya bırakıyorum. :)




16 Haziran 2022 Perşembe

Top Gun: Maverick

 

Top Gun: Maverick

1986   tarihli ilk filmin soundtrack'ı olan " Berlin - Take Me Breathe Away" parçası ile damga vuran filmin ikincisi de nihayet piyasaya çıktı. Çünkü film 2020 yılında pandemiden dolayı vizyona girememişti.

Tom Cruise'nin canlandırdığı Pete Mitchell ( Moverick lakaplı) kendi halinde tek motorlu pırpırlı uçağı ile oynarken, kendisine çok hassas bir görev için, şimdiki Top Gun ekibine öğretmenlik yapması emredilir. Tabi 1980'ler de aynı rütbede olan devreleri şimdi, Amiral, Korgeneral vs olmuş durumdadır. İlk filmdeki rakibi Tom Kazansky (İce Man) bizim Pete çok sever ve kollar.  Adam Oramiralliğe yükselmiş. :)

Oyuncular arasında ilk filmden  kalan ihtiyarları görmek nostalji yaşattı. Tabi Pete'nin yanında bir kadını oynatmak lazımdı, bunun için çok yaşlanan ve 150 kg olan  Kelly McGillis (ilk filimdeki sarışın hatun) yerine Jennifer Connelly tercihi iyi düşünülmüş. Sesler ve görsellik muhteşem. Oyunculuk çok iyi. Gene tipik  şekilde ABD milliyetçiliği abartılmış. İlk filmde soğuk savaş etkisiyle Sovyetler gözümüze sokulmuştu. Fakat ikinci filmde her ne kadar rakibin Rusya olduğu anlaşılsada, Rusya'ya yönelik bir bayrak aksan vs göstermemeye dikkat etmişler. 

Sonuç olarak en çok beğendiğim devam filmilerinden biri oldu. Araya serpiştirilen 80'ler yabancı parçaları, F-18 jetlerinin güçlü motor sesleri, filmi izlerken beni gaza getiren etkenler oldu. :)

14 Haziran 2022 Salı

Ankara Sel Felaketi

Hürriyet - Ankara Sel




Haberlerde bildiğiniz üzere Ankara'da son bir kaç gündür sağlam yağışlar var. Bunun sonucunda istenmeyen maddi kayıpların yanında can kayıpları da oldu. 

Ankara için  dün de  yoğun yağış beklentisi vardı ve bunun sonucunda valilik okulları tatil etti. Ama fırsat bilen çoluk, çocuk, aile, kabile Allah ne verdiyse cümle alem  "AVM" lere akın etti. Yahu öyle komik ve avm manyağı bir milletiz ki, devlet önlem olarak okulları tatil ediyor ama millet avm lere akın ediyor. :)))) Aslında valiliğin yapacağı basit. Böyle afet beklentisi olan günlerde okulların yanında aynı zamanda avm'leri de kapatması lazım ki alınan önlem bir şeye benzesin. 

5 Haziran 2022 Pazar

Kapı

 



Uzun zamandır Kadir amcayı ekranlarda görmemiştim. Eski filmlerinin üzerine yenilerini çektiyse de haberim yoktu. Bu filmi de bir gazetenin köşe yazısında tavsiye üzerine gördüm, açtım izledim.

Kadir İnanır artık yaşı gereği, dede rolü ile karşımıza çıkıyor. Mardin kökenli ve Süryani mezhebinden olan Almancı ailemiz, aldığı bir haber üzerine Mardin yollarına düşer. Orada Kadir amca, ölen oğlu ile yaptığı, el işlemesi muhteşem bir kapının yerinde olmadığını görür ve kapım neredeee diye tutturur. Mardin'den İstanbul'a sürüklenen konuda,  eski bir kapının peşine düşülmesi anlatılmış.




Film içinde çok güzel detaylar var. Mardin kültürü, Süryani manastırının mimari yapısı, coğrafyanın kum rengi ile uyumlu evleri vb... Fotoğraftan anladığınız üzere Manastırın rahibi, amirim Behzat Ç. Orijinal adıyla Erdal Beşikçioğlu. Amirimi uzun zaman sonra ekranlarda görmek, benim için sürpriz oldu.